ASKERİ CEZA KANUNU HAKKINDA GENEL
AÇIKLAMALAR
Özveri, disiplin
ve fedakârlık üzerine kurulu askerlik mesleğini yerine getiren bireylerden
çalıştıkları kurumun sahip olduğu itibar ve saygınlığı koruması beklenmektedir.
Anayasa Mahkemesi 2013/91 Esas 2014/59 Karar sayılı kararında, askerî suçların,
askerî disiplini korumak ve sürdürmek, adalet ile disiplin arasında dengeyi
sağlamak, başka bir ifadeyle adil ve sürekli bir disiplin düzeni oluşturmak
amacıyla ihdas edildiğini belirtmiştir. Bu suretle askeri şahıs olarak tabir
edilen kişiler katı cezai kurallara tabi kılınmış olup bu cezai kuralların
başında ise 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu gelmektedir.
Askeri Ceza
Kanunu (i) Askerî şahıslar ve (ii) Askeri hizmette bulunan ihtiyat askeri
şahıslar üzerinde tatbik alanı bulmaktadır. Bu suretle mareşalden asteğmene
kadar subaylar, astsubaylar, Millî Savunma Bakanlığı ile Türk Silahlı
Kuvvetleri kadro ve kuruluşunda çalışan sivil personel, uzman jandarma, uzman
erbaş, sözleşmeli erbaş ve er, erbaş ve erler ile askerî öğrenciler Askeri Ceza
Kanununun uygulandığı kişiler olarak sıralanabilir. Dolayısıyla asker kişilerin
Askeri Ceza Kanuna aşina olması ve mevzuatta yer alan fillerden özenle
kaçınması gerekmektedir.
Ancak
unutulmamalıdır ki asker şahıslar cezai anlamda yalnızca Askeri Ceza Kanunundan
sorumlu olmayıp, askeri olmayan suçlar bakımından da pekala Türk Ceza Kanunu
hükümlerine tabi kılınmış durumdadırlar.
EMRE İTAATSİZLİKTE ISRAR SUÇUNUN
UNSURLARI
İşbu
çalışmamızın konusunu teşkil eden İtaatsizlikte Israr Edenlerin Cezası suç tipi
(ya da Emre İtaatsizlikte Israr Suçu) kanunun 87.maddesinde düzenleme alanı
bulmuştur. Kanunumuz işbu suç tipini ‘’Hizmete
ilişkin emri hiç yapmayan asker kişiler bir aydan bir seneye kadar, emrin
yerine getirilmesini söz veya fiili ile açıkça reddeden veya emir tekrar
edildiği halde emri yerine getirmeyenler, üç aydan iki seneye kadar hapis
cezası ile cezalandırılırlar.’’ şeklinde tanımlamış ve bu suçun seferberlikte
yapılması halinde beş, düşman karşısında yapılması halinde on seneye kadar ağır
hapis cezası cezalandırılacağını öngörmüştür.
Kanun metni ve
yüksek yargı içtihadı incelendiğinde Emre İtaatsizlikte Israr Suçunun maddi ve
manevi unsurları şu şekilde sıralanabilir;
A-) SUÇUN
MADDİ UNSURLARI
·
Hizmete ilişkin bir emrin varlığı,
·
Emrin yetkili bir amir tarafından verilmesi,
·
Emrin hiç yapılmaması.
Emre
itaatsizlikte ısrar suçunun oluşabilmesi için öncelikle işbu maddi unsurların
varlığı şarttır. Dolayısıyla somut olayda bu unsurların tamamının gerçekleşmemesi
halinde tipe uygun bir fiilden de bahsedilemeyecektir. Bu unsurların varlığı
halinde fiil manevi unsur bakımından inceleme alanı bulacaktır.
B-) SUÇUN
MANEVİ UNSURU
·
Böyle bir emrin varlığından failin bilgisinin
olması,
·
Kasten hareket edilmesi.
Suçun manevi
unsurunu kast unsuru teşkil etmektedir. Kast, suçun kanuni tanımındaki
unsurların bilerek (düşünerek-öngörerek) ve istenerek (sübjektif irade
doğrultusunda) gerçekleştirilmesidir. Bu durumda işbu suçun oluşabilmesi için
failin kasten, yani bilerek ve isteyerek emre itaat etmesi gerekmektedir. Dolayısıyla
bu suç taksirle işlenebilen bir suç değildir.
Ayrıca bir
fiilin emre itaatsizlikte ısrar suçunun unsurlarını oluşturduğundan
bahsedilebilmesi için failin emre itaat etmemek kastıyla hareket ettiği
hususunda şüphe bulunmamalıdır. Aksi halde tesis edilen karar ceza hukukunun en
temel ilkelerinden olan "Şüpheden sanık yararlanır." ilkesine aykırılık
teşkil edecektir.
EMRE İTAATSİZLİKTE ISRAR SUÇUNUN NİTELİKLİ
HALLERİ
Kanun, suçun
temel halinin yanı sıra birtakım nitelikli haller de öngörmüştür.
1-) Daha Az
Ceza Gerektiren Nitelikli Haller
Kanunun 86.
Maddesinde düzenlenen ve mülga edilmiş Emre İtaatsizlik Suçu, Emre
İtaatsizlikte Israr Suçunun daha az ceza gerektiren nitelikli halini teşkil
etmektedir. Bu suçun nitelikli halinin temel halden en temel farkı
"ısrar" unsurudur. Bir emre itaatsizlik eylemi m.86 hükmü ilga
edilmeden önce m.86 uyarınca emre itaatsizlik suçunu oluşturmakta idi. Ancak
m.86 hükmünün ilga edilmesiyle emre itaatsizlik fiili "ısrar" unsuru
bulunmadığı haller artık Askeri Ceza Kanunu kapsamında suç oluşturmayacaktır. Emre
itaatsizlik etmekte, emir tekrar edilmesine rağmen, ısrar etme hali ise m.87
kapsamında emre itaatsizlikte ısrar suçunu oluşturmaktadır. Kanunkoyucu, emre
itaatsizlikte ısrar edenleri cezalandırmakla birlikte yalnızca emre itaatsizlik
edenlerin cezalandırılmamasını amaçlamıştır.
2-) Daha Fazla
Ceza Gerektiren Nitelikli Haller
Askeri Ceza
Kanunu 88. Madde ile emre itaatsizlik suçunun toplu asker karşısında yahut
silah başı emrine karşı veya silahlı iken veya hizmetten kısmen veya tamamen
sıyrılmak kastı ile yapılması halinde altı aydan beş seneye kadar, fiilin seferberlikte
yapılması halinde beş seneye kadar ağır hapis ve düşman karşısında yapılması
halinde ise on seneden aşağı olmamak üzere ağır hapis cezası ile
cezalandırılması öngörülmüştür.
Kanunun devam eden
89. Maddesine göre ise bu suç sonucu bir insanın hayatını tehlikeye koyan,
memleketin veya bir askeri birliğin güvenliğini veya savaş hazırlığını veya
eğitimini önemli derecede ihlal eden veya büyük bir zarar meydana getiren yahut
başkasının malına önemli bir zarar veren askeri şahısların, bir seneden on
seneye kadar hapis, seferberlikte iki seneden on beş seneye kadar ağır hapis
cezası ile cezalandırılacaktır.
UZMAN ERBAŞLAR BAKIMINDAN EMRE İTAATSİZLİKTE
ISRAR SUÇUNUN MAHİYETİ
3269 Sayılı
Uzman Erbaş Kanunu başarı gösteremeyen ve ceza alanlar başlıklı madde 12/3-b
bendi gereği "Verilen ceza,
ertelense, seçenek yaptırımlara çevrilse, hükmün açıklanmasının geri
bırakılmasına karar verilse veya affa uğrasa dahi; (...) emre itaatsizlikte
ısrar, (...) suçlarından dolayı mahkûm olanların" sözleşmesi
feshedilecektir ve her ne sebeple olursa olsun, sözleşmesi feshedilerek Türk
Silâhlı Kuvvetleri ile ilişiği kesilen uzman erbaşlar, tekrar Türk Silâhlı
Kuvvetlerine alınmazlar.
Bu durumda bir uzman erbaş, katalog
suçlar arasında sayılmış işbu suç tipinden ceza alması durumunda mesleğini
kaybedecektir.
EMRE İTAATSİZLİKTE ISRAR SUÇU İSNADI İLE
AÇILAN BİR CEZA DAVASINDA GÖREVLİ MAHKEME NERESİDİR?
6771 sayılı Türkiye Cumhuriyeti
Anayasasında Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 17/E maddesi uyarınca ülkemizdeki
Askeri Mahkemeler kaldırılmıştır. Böylece Askeri Ceza Kanununa göre yapılacak
yargılamalar artık sivil mahkemeler nezdinde yürütülmektedir. Emre
itaatsizlikte ısrar suçu bakımından öngörülen hapis cezası süresi göz önünde
bulundurulduğunda görevli mahkemeler suçun işlendiği iddia olunan yerin bağlı
olduğu ildeki Asliye Ceza Mahkemeleri olacaktır.
BİR CEZA DAVASINDA AVUKATA NASIL VEKALET
VERİLİR ?
Askeri şahıslar hakkında emre
itaatsizlikte ısrar suçundan soruşturma ya da kovuşturma başlatılması halinde
ilgili kişi avukat ile anlaşmış ise avukatın bilgilerini alarak notere
başvurur. Burada bilgilerin notere verilmesi ve genel dava vekaletnamesi
çıkartılmak istendiği iletilir. Çıkartılan genel dava vekaletnamesi avukata
verilir ve avukat bu vekaletname ile birlikte başsavcılık makamına ya da mahkemeye
başvurur ve bütün bir yargılama sürecini bu vekalet ile yürütür.